Samsung’dan kullanıcıların yaşam tarzına ayak uyduran televizyonlar!

İnovasyon konusundaki sürekliliğiyle televizyon pazarında 15 yıldır dünyada lider olan Samsung, kullanıcıların yaşam tarzlarına, beklentilerine uygun olarak geliştirdiği geniş TV yelpazesi ile televizyonun işlevini genişletiyor ve tüketicilerin hayatlarını şekillendiriyor.  

Televizyonlar günümüzde yalnızca içeriklerin görüntülendiği birer cihaz olmanın ötesine geçerek estetik tasarımlarıyla eğlence kaynağına dönüşüyor, yepyeni işlevler üstleniyor. Samsung da kullanıcılarının yaşam tarzlarını nelerin şekillendirdiğini analiz ederek, yeni ürün ve stratejilerini onlara uygun olarak geliştiriyor, göz alıcı geniş ürün yelpazesiyle televizyonların işlevselliğini artırıyor. Getirdiği yenilik ve çözümlerle dünyada 15 yıldır 1 numara olmayı başaran Samsung, sürekli değişen ortam ve eğilimlere ayak uydurarak kullanıcılarının yaşamlarında “Daha İyi Bir Normal” deneyimlemelerine olanak sağlıyor. Samsung’un kişiselleştirilebilir lifestyle televizyon çağını başlatmasıyla birlikte, kullanıcılar artık yaşam tarzlarını televizyonlarına uyarlamak zorunda kalmıyor, aksine televizyonları onların yaşam tarzına ayak uyduruyor.

Hem yatay hem de dikey olarak çevrilebilen televizyon The Sero, mobil içerik tüketmeyi seven Y kuşağının ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirildi. İkonik bir tasarıma sahip The Serif modeli estetik görünüme önem veren kullanıcılar için piyasaya sürüldü. Bir sanat eseri gibi duvara asılabilen The Frame, sanatsal bir görünümü tercih eden kullanıcılar için tasarlandı. Evleri sinema salonuna dönüştüren ultra kısa mesafeli (UST) projeksiyon cihazı The Premiere sektörün 4K çözünürlüğe ve Smart TV kullanıcı arayüzüne sahip ilk üçlü lazer projektörü olarak geliştirildi. Ev eğlencesi deneyimlerini dış mekâna taşımak isteyen kullanıcılar için de dış mekân televizyonu The Terrace üretildi.

Premium TV’lerin gelişiminin arka planındaki trendler

Evden eğitim, evden çalışma ve uzaktan öğrenme gibi eskiden yaygın olmayan şeyler son zamanlarda önemli bir rutin haline geldi. İç mekânlarda daha çok vakit geçiren kullanıcılar, hem evlerinden çalışıyor hem de oyun oynuyor. Ekranlar da bu nedenle dünyaya açılan pencereler haline geliyor. Çeşitli OTT hizmetlerinin de yaygınlaşmasıyla birlikte, giderek daha fazla kullanıcı daha büyük ekranlara ve premium televizyonlara yatırım yapıyor. Geçtiğimiz yıl uzmanlar, boyutu 75 inçten fazla olan büyük ekran TV’lerin satışının yüzde 22, 8K çözünürlüklü TV’lerin satışının yüzde 118 artacağı tahmininde bulunmuştu. ^[1]

Samsung, bu eğilimi de göz önünde bulundurarak QLED TV model serisini 85, 75, 65 ve 55 inç ekran seçenekleriyle genişletti. Geniş ekran TV işlevselliği konusunda farklı beklentileri olan kullanıcılar için televizyonlara 8K maksimum çözünürlük ekledi. Ekrandaki nesnelerin hareketine karşılık gelen dinamik bir ses özelliği olan Samsung Nesne Takip Sistemli Ses (OTS) teknolojisiyle kullanıcıların içerikleri izlerken daha gerçekçi bir ses deneyimi yaşamalarını sağladı. Optimize edilmiş oyun performansını daha ileri taşımak amacıyla, 2021 Neo QLED ve QLED serisinde hem PC hem de konsol oyunları için Freesync Premium Pro destekli ilk TV’leri geliştirmek üzere AMD ile ortak çalışmalar yürüttü.

Günümüzde kullanıcılar, en üst düzey ekran deneyimini artık evlerinin rahatlığında yaşayabiliyor. 2020’de piyasaya sunulan MICRO LED 110”,  kullanıcılara büyük ekran bir TV’nin ne kadar göz alıcı olabileceğini göstererek premium ekran alanında yeni bir çığır açtı. MICRO LED, geleneksel ekranlarda kullanılan arka ışığı ve renk filtrelerini ortadan kaldırmak için mikrometre boyutunda LED ışıklar kullanıyor. Kendi kendini aydınlatabilen ekranıyla ve ayrı ayrı yönetilebilen 24 milyon LED sayesinde şaşırtıcı gerçekçiliğe sahip renk ve parlaklık sunuyor. Yüzde 99’un üzerinde ekran-gövde oranına sahip Monolith tasarımı, evin her yerine doğal bir uyum sağlıyor. Kullanıcıların aynı anda dört farklı içerik kaynağını izlemelerine olanak tanıyan yeni Çoklu Pencere (Multi View) özelliği artık Samsung’un MICRO LED’lerinde de bulunuyor.

Üretim aşamasından atık aşamasına kadar çevre dostu

Samsung, çevre dostu üretim konusunda üretim aşamasından itibaren televizyonların yaşam döngüsü boyunca çevre dostu politikalar benimsiyor. Üretim sürecinde belli başlı ürünlerde geri dönüştürülmüş plastik kullanıyor. Kullanılmış ambalaj malzemelerinin ileri dönüşümünü öngören Eko-Ambalaj politikasını uygulamaya devam ediyor. İlk olarak 2020 lifestyle TV serisinde uygulanan bu politika, 2021 TV ürünlerinin tamamında da kullanılmaya başlandı. Şirket, tek kullanımlık pil ihtiyacını ortadan kaldırmak için de iç-dış mekân ışığı veya USB ile şarj edilebilen güneş enerji panelli uzaktan kumandaları piyasaya sürdü ve bu kumandaların tüm 2021 Neo QLED modellerinde yer alacağını açıkladı. Samsung, “her yerde herkese uygun ekranlar” vizyonuyla, yalnızca tüm kullanıcılar için en iyi ekran deneyimini sağlamayı değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir geleceğin gerçekleştirilmesine katkıda bulunmayı da amaçlıyor.

[1] Pazar araştırma şirketi OMDIA, 2020’de 6,27 milyon olan (75 inçin üzerinde boyuta sahip) büyük ekran TV satışlarının 2021’de % 22 oranında artış göstererek 7,62 milyon adede ulaşacağını öngörüyor. OMDIA ayrıca 2020’de 262 bin adet olan 8K TV satışlarının 2021’de 571 bin adede ulaşacağını tahmin ediyor.